Sunday, November 4, 2012

Kasim sen ne zaman geldin?

Asmaalti - Kas.  Sabaha firtina inecek!


Kasim'a cok yorgun basladim. Ekim sonu Kas'tan dondugum andan itibaren kosturmaca cok yogun basladi. Oyle bir yorgunluk bilmiyorum. Bir gun saat oglen 4'e kadar yerimden kalkamadim. Uyudum, uyudum, azaldi... Yorulmusum! 

Artik Istanbul'da herkese, her keseye, her kafaya gore konserler oluyor. Gercekten insanin parasi ve zamani olsa her gece yapacak bir seyler var. Ama bizim oyle bir vaktimiz yok tabii. Yaratici adam sokaklarda dolasamiyor o kadar. Evinde tek basina durmasi gerekiyor, en onemli zamanlar sessizlikteki zamanlar. En azindan ben o kadar disaridan beslenen birisi degilim yaratma surecinde. Aksine yoruluyorum kafam surekli yaratimla mesgulken disaridan gelen etkilerden. 

Aruan Ortiz & Michael Janisch Quartet
Fakat gectigimiz iki gece ustuste hosuma giden konserler oldu. Bir kere Kaaija Saariaho denen o muhtesem besteci insanla tanisabilme, eserinin dunya promiyerinde bulunma (Frises), heyecanini gozlemleme ve paylasma serefine eristik. Eseri siparis veren Borusan Kultur Sanat'a ne kadar tesekkur etsek azdir. Frises gercekten ibretlik bir saadelik icinde, anlam yuklu bir calismaydi. Ikinci konser Alt Caz'da Kübalı piyanist Aruan Ortiz (Wallace Roney'nin adami)  ile Amerikalı basçı Michael Janisch’in trompetçi Raynald Colom ve davulcu Rudy Royston katilimiyla caldiklari album projesiydi. Cok iyi calinan, eglenceli ama bir o kadar da akla hucum eden bir muzikti. Enerji cok iyiydi. Konser sonunda muhabbet edip kaynastik. Ozellikle Aruan ile uzun uzun muhabbet ettik. Basci Mike ve Trompetci Raynald'da benimle ayni donem Berklee'li cikinca muhabbet sabahlara kadar uzadi. Live streaming (Internet'te canli yayinlanan) konserlerin teliflerinden, Misir piramitleri, Sufizm konularina kadar... Bir de 3-4 sene once ben New York konserlerinden donerken Wallace Roney'in menajerinden "piyanist gelemiyor 1 gun onun yerine calar misin?" diye email almistim, ama kotu talih, ucakta donus yolunda oldugum icin firsati kacirmistim! Istiklal caddesinde yuruyorduk birden hatirlayiverdim. Megerse Aruan yerine calacakmisim o gece. Dunya bazen ne kadar kuculuyor? Cok acayip! Gece Kino'da muhabbet esnasinda "What?? You don't know crazy drummer??" diyerekten telefondan asagidaki videoyu seyrettirdiler. Dakikalarca gulduk.  Sabahin korunde eve geldigimde acip yeniden seyrettim gozlerimden yaslar gelerek. Paylasmadan edemeyecegim. Gozden kacirdiysaniz siz de benim gibi, iste burada :)



4 Kasim, Pazar, Selen Gulun Quartet, Tamirane Morning jazz Sessions caldik. Serhan Erkol (Tenor Sax), Demirhan Baylan (Elektrik Bas) ve Cengiz Baysal (Davul). Cok seviyorum ben Tamirane'yi. Dinleyici yine cok ilgiliydi. Yeni albumden de caldik. Disarida calan son grup biz olmus olabiliriz ve fakat son set ben cok usudum.

Bu ayin ikinci konseri 14 Kasim'da Cafe Mitanni'de. Yine daha bitmemis olan yeni albumu tingir mingir calacagiz Demirhan ve Cengiz ile. Gecen sefer cok tatli olmustu. Acayip guzel bir dinleyiciye, sakin sakin calmistik. Ayni guzellikte bir konser olacagini umuyoruz. Bir kucuk surpriz yapmisti Beril bize gecen performanstan.



15 Kasim'da yine Cafe Mitanni'de Tamer Temel'in bestelerini calacagiz. Tamer (Tenor Sax), Alper Yilmaz (Elektrik Bas), Eylul Bicer (Elektrik Gitar) ve bendeniz elbette Piyano'da. 
22 Kasim'da ise ayni mekanda Tamer'in muziklerini, Tamer, ben, Eylul, Kagan Yildiz ve Cem Aksel ile birlikte calacagiz. 

Album kayitlari devam. Overdub'lara gectigimiz icin kimin vakti varsa, ve studyomuz ne zaman bossa o zaman devam ediyoruz. Ama cok az kaldi kayitlarin bitmesine. Sonra sesim duzelince vokallere baslayacagim. Bir aksilik olmaz ise bu ay album biter!

Bu arada 7 Nisan'da Marcello Allulli ve Michele Rabbia ile caldigimiz Borusan Muzik Evi konserinin tumunu (Canti Liberi) Bandcamp'te paylasima actim. Bana ait olan parcalar ve ozgur dogaclamalar indirilebiliyor da. 




Yarin sabah erkenden annem anjio oluyor. Ustune kafa yormak istemiyorum. "Cok basit bir sey canim diyorlar", ben de oyle dusunmek istiyorum. Biliyorum ki annem iyi, hic bir seyi yok. Evet yok!

Bugun Demirhan calmaya geldiginde heyecanla Cengiz'e ve bana arabada dinlemek uzere, 'hayatin keyfini cikarmak' konulu CD'ler hazirladigini soyledi. Sonrada cikartip cantasindan  uzerlerinde isimlerimiz yazili CD'leri verdi :) Icinde cesit cesit muzik var, kisiye ozel hazirlamis. Cengiz'inki ve benimki ayni degil. Simdi ben merakimdan catliyorum mesela onunkinde ne var? :) 

Tamirane'den eve donerken bu aksam acayip trafik vardi. Ama benim CD'im vardi caliyordu arabada. Umurumda olmadi!

p.s. unutmadan... yakinda yeniden Italya. Allulli ve Lele ile Marcello'nun yeni album kayitlari. tarih belli degil ama heyecan baki!

No comments: