Kadınlar için Türk erkeği annesi diye bir gerçek vardır bu ülkede. Başka ülkelerde de benzer örnekleri vardır bunların ama tam aynı değil. Jewish erkeği anaları ve İtalyan erkeği anaları da dillere destandır ama onların bu konudaki popülerlikleri başka konularda. Hepsi başka alem diyelim.
Cidden ne diyorsun arkadaşım? |
Ben ve benden bir buçuk yaş büyük ablam çalışan anne baba ile büyüdük. Annem kimya mühendisi, her gün 8.30-17.30 işteydi. Koşarak gelip hem öğlen yemeği arasını hem de akşam yemeğini taze yapmaya çalışır, hem de bizimle vakit geçirmeye çalışırdı. Hayatta onun için gerekli olan ihtiyaçlarını da eksik etmedi. Resim yaptı hep. Konserlere gitti her hafta sonu, bizi de götürdü. Sergilere gitti, biz de onunla birlikte. Tatillere kaçardık okul zamanı. Babam ise işine aşık (jeofizik mühendisi) bir adamdı. Arazi insanıydı. Tabii ki para kazanmak için 30 değişik şey yapılabilirdi ama o bunu seçmiş işte. Türkiye'yi karış karış delmiş analiz etmiş bir insan olarak ekibiyle dağ, bayır gezerdi. Çok uzun zaman gelmezdi. Tabii ki yokluğunu çok hisseder, özlerdik. Ama işini aşkla yapan insana saygı ve sevgi göstermeyi de bu sayede öğrendik. Telefon yok bir şey yok. Başımıza ne gelse annem koşturur. Babam arazide.... Ama bilirdik eninde sonunda gelecek. Saygı duymayı öğretmişler bize derinden. İnsanların kararlarına, kendi mutlulukları için yapmaları gereken şeyler de olduğuna bu hayatta, inanırdık daha o yaşta. Ben hala egom artık baş edemeyeceğim şekilde bastırdığı zamanlar hariç yakın ilişkilerimde seçimlere hep çok saygılı olmaya çalıştım. Kendimle ilişkilendirmeden her şeyi, o kişinin gözünden görmeye çalışırım. Nasıl mutlu olacaksa onu yapsın. Başarısız olduğum anlar olmuştur eminim. Bu sebepten üzdüklerim olduya affola. Ben de insanım.
Türk erkeği annesi çoğunlukla, Türk erkeği babasıyla iletişim sorunları yaşar. (Neden acaba? Adamların anneleri? = Kayınvalideler?). Adam eşini pek dinlemez, anlamaz. İş güç yoğundur, eve gelince kafa dinlemek ister. Kadın mutsuz ve depresif olabilir ama farkında bile olmaz. Sanki normali böyle hissetmekmiş gibi kabullenir. Çoğu çalışmamıştır. Ya da çocuk doğduktan sonra bırakmıştır çalışmayı. İletişim sorunu yaşayan, lafının, hayatının ciddiye alınmadığına inanan kadın, çocuğunu tüm bu hatalara düşerek kendine bağımlı hale getiriyor. Hiç değilse oğlum var gibi bir şey herhalde. Oğlanı başarısız olacağına, ya da ne yapsa başarılı olacağına inandırırlar. İkisi de çok fena oluyor. Oğlum, paşam filan... "sen harikasın"lar. Ya da yapamazsın sen edemezsin gibi caydırıcı ikna yöntemleri. Koskoca adam olmuş oğlan çocuğunun da işine gelir, "ya yapamam ben bunu en iyisi hiç bulaşmayayım" filan... Bir de kendi arkadaşlarım da bile görüyorum kendi oğlan çocuğuna bakıp övünçle "ileride çok kızın canını yakacak bunlar" diye övünmeler... O ne be? Senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?!
"Kürtaj olmayın RTE üzülür" dediklerini tahmin ediyorum! |
İki kız arkadaşım var evlenip boşanmış (evde kalmamış!?) ve küçük kızları var. İkisinin de erkek arkadaşlarının süper "anneleri" 'oğlum üzülmeyesin bak çocuğu var başkasından' diye bu harika, tek başına ayakta durmuş, çocuklarını tek başlarına büyütmüş süper kadınlara laf etme curretini gösteriyor. Ve tahmin edin ne oluyor? Adamların kafası karışıyor!
Çok ayıp diyorsanız "muhafazakar"sınız. |
Yaz-dım.
Ama bunun arkası gelir bence. Bu konu burada bitmez. Maalesef bitemez.